Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) Teknik Akademi serisinde BTÜ
İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Öğr.
Üyesi Nuray Mustafaoğlu “Doğumdan Yetişkinliğe Duygu Düzenleme” başlıklı
webinarda çocukluk ve ergenlik dönemi gelişim basamakları çerçevesinde duygu
düzenleme becerilerinin gelişimi hakkında bilgiler aktardı.
Günlük yaşamda bireylerin pek çok duyguyu bir arada
yaşadığını dile getiren Mustafaoğlu, “Bedende ve zihinde oluşan değişimlerin ve
onlarla davranışların birleşimi duygularımızı oluşturur. Bunları temel ve öz
bilinç duyguları olarak ikiye ayırırsak, temel duygular daha yaşamsal işlevlere
sahipken öz bilinç duyguların odağında sosyal etkileşim olduğunu söyleyebiliriz.
Güven, utanç, mahcubiyet, kaygı, kıskançlık, kibir gibi bilişsel olarak daha
karmaşık olan bu öz bilinç duyguları gelişimin daha ileri dönemlerinde sosyal
etkileşimin arttığı dönemlerde ortaya çıkar ve yaşam boyu gelişip dönüşmeye
devam eder. Bireylerin doğumdan itibaren birçok durumda uyumlu işlevsel
tepkiler verebilmesi için duygusal işlevselliğin olması gerekiyor. İşte bu
uyumlu işlevsel tepkiler duygusal yeterlilik dediğimiz kavramı karşımıza
çıkarıyor. Duygusal yeterlilik kendinin ve diğerlerinin farkında olma,
duyguların anlaşılması, empati, duygusal düzenleme ve duygusal sosyalleşme gibi
süreçleri kapsıyor. İçsel tepkiler ve dışsal koşullarımızı düzenleme becerimiz
zamanla hem fiziksel hem de çevresel gelişim ve tecrübelerle gelişir.” şeklinde
konuştu.
Duyguların bağlama göre farklılık gösterdiğini belirten
Mustafaoğlu, “Duygu farkındalığımız yani kendi duygularımızı ayrıştırabilmemiz
ve başkalarının ne hissettiğinin farkında olmamız ancak deneyimle, duyguların
öğrenilmesi, yatıştırılması gibi süreçleri bize yansıtan çevresel etkenlerle
oluşur.” dedi.
Duygu düzenlemenin olumsuz bir duyguyu bastırma gibi
algılandığında dikkat çeken Mustafaoğlu, “Bireyin amaçlarına ulaşabilmesinde
içsel ve dışsal işlevler, duygusal tepkileri gözlemleme, değerlendirme ve
düzenlemesi duygusal düzenlemedir. Çok haksızlığa uğranan bir durumda bireyin
tepkisiz kalmak yerine olumsuz duyguyu artırarak öfkelenmesi ya da olumlu haber
alındığında mevcut ortama uygun olarak hislerin düzenlenmesi içsel süreçlerin
yani beynin frontal lobunun gelişimiyle mümkün. Buna ilave olarak çocuğa temel
bakım verenlerin çocuğa duygu bilgisi aktarması, duygu farkındalığını öğretmesi
ve duygularını düzenlemesine yardımcı olması bu sürecin bir parçası. Örneğin iki
yaşında oyuncağı kırılan çocuk ağlar ama hangi duyguyu yaşadığının farkında
değildir. Bu durumda yanındaki temel bakım verenin ona, oyuncağın kırıldığı
için üzüldün mü? Kısmı ona duyguyu tanıtan, bunu halledebiliriz tamir etmeyi
deneyelim mi? de bu duyguyla baş etmeyi ona öğreten kısmı. Ya da üzüldüğü
haliyle kalmasını ve bunu kabul etmesini öğretmek de bir yöntem olabilir.” diye
konuştu.
Sağlıklı bir yaşam için duygu düzenlemeye ihtiyacımız
olduğunu vurgulayan Mustafaoğlu, “Yaşadığımız durumlardan haz almak, hayata
dair amaçlarımıza ulaşmak, çevremizle olumlu sosyal davranışlar geliştirmek, bizi
strese sokacak fiziksel veya zihinsel sağlığımızı tehlikeye sokacak durumlardan
kendimizi korumak için duygularımızı düzenlemeye ihtiyacımız var. Duygularımızı
düzenlemek iyi insan olmamızı, iyi ilişkiler kurmamızı ve dolayısıyla iyi bir
yargı almamızı sağlar.” dedi.
Duygu düzenleme metotlarından söz eden Mustafaoğlu, “Duygusal
anlamda sizi rahatsız eden ya da iyi hissettirmeyen durumlarla ilgili durum
değiştirme yöntemi uygulanabilir. Rahatsızlık veren unsur her neyse onu
değiştirmek ya da ortadan kaldırmak gibi. Diğer bir yöntem olan dikkat
yönlendirme ile de belirli bir durumdan duyguları etkilemek için dikkati
yönlendirme yoluyla mevcut durumu ortadan kaldırmayan ama dikkati başka alana
yönelten bu metot özellikle çocukların zorlu durumların üstesinden gelebilmek
için en çok kullandığı duygu sosyalleştirme metotlarından biri. Yine kişinin
bir durumu nasıl algıladığını değiştirmesi ve o durum hakkında nasıl
düşündüğünü ya da o durumunun gerektirdikleri ile başa çıkmak için kişinin
kendi kapasitesi ile ne düşündüğünü değiştirmesi de duygu düzenlemede bir
değişim süreci olabilir.” şeklinde konuştu.