Nükleer Enerji ve Türkiye
Bursa Teknik Üniversitesi’nde (BTÜ) Nükleer Enerji ve Türkiye konulu seminer düzenlendi. Seminerde BTÜ Enerji Sistemleri Mühendisliği Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Tayfun Tanbay, Dünyada Nükleer Enerji ve Türkiye’de gelinen nokta konusunda katılımcılara bilgiler aktardı.
Yaygın kanının aksine dünyada nükleer enerjiye eğilimin arttığını belirten Tanbay, “Amerika 99 reaktörle dünyanın en çok nükleer reaktörüne sahip ülke. Fransa’da üretilen elektriğin %72.3’ü nükleer enerji santrallerinde üretiliyor. Japonya Fukuşima kazası sonrası nükleer reaktörlerini kapatmak yerine 2 reaktörü daha devreye aldı. 2018 Mayıs itibarı ile 59 reaktörün inşası hala sürmekte. Bunlara ek olarak 2030 projeksiyonlarını incelendiğimizde önde gelen ülkelerin nükleer kapasitelerini arttıracaklarını veya koruyacaklarını görüyoruz.” diye konuştu.
Nükleer enerjinin avantajları üzerinde duran Tanbay, “Nükleer reaktörlerle yenilenebilir kaynaklara göre üç kat fazla enerji üretmek mümkün. Sera gazı emisyon değerlerinin azaltılması kapsamında da önemli bir alternatif.” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin doğalgaz konusunda dışa bağımlılığının ciddi dış borç açığına sebep olduğunu ve bunun aşılmasında nükleer enerjiye yatırımın önemli olduğunu vurgulayan Tanbay, “Akkuyu ve Sinop nükleer güç santrallerinin işleme alınması Türkiye’nin artan enerji talebinin karşılanması yönünde önemli bir adım. Nükleer enerjinin diğer kaynakların yanında alternatif bir yöntem olarak enerji altyapısına dahil olması Türkiye’nin enerji arz güvenliği açısında da olumlu bir etki yaratacaktır. Aynı zamanda nükleer güç santralleri işletme sırasında sera gazı oluşumuna neden olmadıkları için küresel ısınmanın önlenmesi adına katkı sağlayacaktır. Nükleer enerji hem ekonomik kalkınma hem de gelişmiş ülkeler sınıfına girilmesi bağlamında Türkiye için önemli bir kilometre taşı olacaktır.” diye konuştu.