Türkiye’de İnşaat Sektörü Semineri
İMSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Adil Gökçadır inşaat sektörüne dair tecrübelerini paylaşmak ve Türkiye’de sektörün güncel durumuyla ilgili bilgi aktarmak üzere BTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü katkılarıyla düzenlenen seminerde öğrencilerle bir araya geldi.
İMSİAD nedir sorusuyla söze başlayan İMSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Adil Gökçadır, “ İMSİAD, sektörün sorunlarına çözüm bulmak amacıyla sektörde faaliyet gösteren dinamiklerin bir araya gelmesiyle kurulmuş olan bir dernektir. Amacımız bu birlik ve beraberliğin gücünden faydalanarak sektörü geliştirmek, kaliteli yapıları inşa ederek gelecek nesillerin uygun şartlarda ve uygun yapılarda yaşamasını sağlamak, mesleki imaj sorununu çözmek ve muhatap olduğumuz kamu kuruluşlarının mevcut yönetmelik farklılıklarını ortak bir alanda toplayarak zıtlıkların gidermektir. İnşaat sektörünün lokomotif sektör olduğunu vurgulayan Gökçadır, “Siz bir ev yaparsınız ve bu 200’ün üzerinde sektörü harekete geçirir. Yeni bir ev demek 23.000 kalem ürün ihtiyacı demek. Perdesi, kapısı, prizi, dolabı vb. Gelişmekte olan tüm ülkelerde inşaat sektörü vazgeçilmezdir. Bu nedenle içinde bulunduğunuz sektörün kıymetini bilin.” dedi.
Türkiye’nin deprem gerçeğine değinen Gökçadır, “Deprem mesleğimizin bir parçası maalesef. Türkiye topraklarının %93’ü birinci derece deprem bölgesi. Sanayi tesislerimizin %98’i deprem bölgelerinde yer alıyor. Her yıl Gayri Safi Milli Hasılanın %3’ü doğal afetler nedeniyle meydana gelen hasarların onarımı için kullanılmakta. Daha sağlam yapılar inşa ederek bu parayı başka şeyler için yatırım olarak kullansak nasıl olurdu diye düşünmemiz lazım. 1900 yılından bu yana 571 bin bina yıkılmış, 93.107 insan ölmüş. Deprem birçok can almakla kalmayıp aynı zamanda etkisi yıllarca süren ekonomik çöküşlere sebebiyet verebilmekte. Sadece Bursa’da 26 Sanayi Bölgemiz mevcut. Ve bu sanayi bölgelerinde birçok ulusal ve uluslararası orduya malzeme üretecek derecede gelişkin tesislerimiz var. Burada çalışan yetkin işgücünün meydana gelen bir depremde yok olduğunu düşünürsek ülke ekonomisinin nasıl darbe alacağını ve tekrar aynı yetkinlikte insan gücünü yetiştirmenin yıllar alacağını anlamamız lazım. Bu nedenle deprem bizim mesleğimizin bir parçası ve biz bunun sorumluluğu ve bilinciyle hareket etmek zorundayız. 2007’de deprem yönetmeliğini değiştirdik. Buna bağlı olarak artık kolon, kiriş ölçüleri, kullanılan demir miktarı gibi oranlarda artışa gidildi. Depreme dayanıklı yapılar olan Çelik yapılar konusunda çok gerideyiz bu konuda çok çalışmalı ve ülkemizde bunu yaygın hale getirmeliyiz.” dedi.
Kaliteyi arttırmak gerektiğine değinen Gökçadır, “Almanya nüfusu ile ülkemiz nüfus oranı birbirine yakın fakat Almanya’nın tamamında 2700 müteahhit varken Türkiye’de 400 bin müteahhit mevcut. Sizler bu durumu ortadan kaldırmak için çalışmalısınız.” diye konuştu.
Son olarak öğrencilere tavsiyelerde bulunan Gökçadır, “ Mesleğinizi sevin. Sevmediğiniz bir işi yapıyorsanız başarma şansınız yok. Mutlaka sosyal projelerde yer alın çünkü bu sizin hem gönlünüzü hem çevrenizi genişletir. Bir alanda mutlaka uzmanlaşın. Uzmanlaşırsanız farklılaşırsınız ve iş aramazsınız iş sizi bulur. Bilgiyi vicdanınız ve aklınızla tartmadan kabul etmeyin. Düşünüp araştırmadan acele karar vermeyin bu hem sizin hem çevrenizdekilerin zararına olur. İmkânınız varsa mutlaka dünyayı gezin farklı ülkeler görmeye çalışın. Gittiğiniz ülkelerde gördüklerinizi ülkemizde nasıl daha iyi bir şekilde uygulayabileceğinizi düşünün. Mutlaka şantiye görün ve buradan tecrübe edinin çünkü uygulamayı bilmeden başarılı projeler üretemezsiniz. Araştırma ve geliştirmeye çok önem verin. Mühendis sürekli geliştiren ve fark yaratandır. Sizler de fark yaratan mühendisler olun.” dedi.