Üniversitemiz Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı tarafından “Kitap ve Medya İlişkisi” üzerine söyleşi düzenledi. Konuşmacı olarak araştırmacı yazar Ömer Lekesiz’in katıldığı söyleşide geçmişten günümüze edebiyat ve medya ilişkisi masaya yatırıldı.
Ülkemizde medya mı edebiyattan çıktı yoksa edebiyat mı medyadan çıktı gibi garip bir döngünün olduğunu vurgulayan Lekesiz, gazetelerin yaygınlaşmaya başladığı Tanzimat döneminde o günün yazarlarının kendilerini gazete ile ifade ettiğini belirtti. Lekesiz ayrıca, “Bu durum bizim modern edebiyatımız medya üzerinden mi çıktı sorusunu akıllara getiriyor” şeklinde konuştu.
Yeni rejimin kurulmasıyla beraber, Cumhuriyet Gazetesi’nin yeni rejimin sesi olmasının yanında yeni edebiyatında yüzü olduğunu belirten Lekesiz, Peyami Safa’nın, Memduh Şevket Esendal’ın yazıları bu gazetede yayınlandığını söyledi.
70’li yıllardan itibaren TV’lerin çıkmasıyla gazetelerin haberi aktarma konusunda TV’ye yetişme derdinin çıktığını ifade eden Lekesiz, “Gazetelerin, görsel medya ve kendi aralarında oluşan rekabet mecburiyetleri nedeniyle olayları aktarmaya yönelmesi ve insanlardaki görerek bir takım olayları anlama isteğinin artması gazetelerdeki edebiyat sayfalarının iyice gerilemesine yol açtı” ifadelerini kullandı.
Günümüzde artık yazarların sahip olduğu yayın evlerinin olmadığını ve kitabı basmak için 50 bin baskı şartının koyulduğu büyük kitap üretim şirketlerinin bulunduğunu dile getiren Lekesiz, “Bu safhadan itibaren sadece kitabın kendisinden değil yazarın etinden sütünden yararlanılıyor ve o yazar üzerinden kitap satımı yapılıyor. İş artık herkesin kendi yazarının reklam ve halkla ilişkiler faaliyetini yapmakta bitiyor” dedi.