Ön yükleyici logo


Haber fotoğrafı
Yazı Fontu

Ata Sporları BTÜ’de Yeniden Hayat Buluyor

Ata Sporları BTÜ’de Yeniden Hayat Buluyor

Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı tarafından geleneksel sporlarımızı canlandırmak ve yeni nesillere tanıtmak amacıyla Ata Sporları Şenliği düzenlendi.

Şenlik kapsamında ilk olarak Turkuaz Salonda gerçekleştirilen sunumlar ile öğrencilere ata sporlarımız güreş ve okçulukla ilgili bilgi verildi. Etkinlik açılış konuşmasını gerçekleştiren BTÜ Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir; “Ata sporları faaliyetlerimizi, hafızamızı canlı tutmak ve gençlerimize geçmişimizi, köklü geleneklerimizi öğretmek için hayata geçiriyoruz. Güreş gibi, okçuluk gibi sporlarımızı sadece şekil olarak değil, düşünce altyapısı ile de gençlerimize aktarabilmek için bu ve benzeri etkinliklerimizi yoğunlaşarak sürdürmek amacındayız.” ifadelerini kullandı.

BTÜ beden eğitimi öğretim görevlisi ve milli güreşçi Yahya Yıldırım sunumunda güreş sporunun ortaya çıkışı ve Türk güreş tarihi hakkında bilgi aktardı. Güreşin Osmanlı İmparatorluğu döneminde bir meslek olarak görüldüğünü ve padişahlar tarafından himaye dildiğini belirten Yıldırım; “Güreş günümüzde uluslararası arenada en çok madalya aldığımız, İstiklal Marşımızın yurt dışında en fazla okunmasına ve bayrağımızın göndere çekilmesine vesile olan spor dalıdır.” ifadelerini kullandı.

Orman Mühendisliği Bölümü’nden Dr. Öğretim Üyesi Salih Parlak ise gerçekleştirdiği sunumunda Türk Okçuluğu ve Yay Yapımı konusunda bilgi verdi. Türklerin geçmiş dönemlerden itibaren 600-700 metre mesafede ok atabilen yaylar yapabildiklerini belirten Parlak, tarihçilerin Anadolu’nun fethi gibi geniş coğrafyalara yayılan fetihleri Türklerin mükemmel yaylarına dayandırdıklarını belirtti. Bugün Türkiye’de geleneksel yönetmeler ve malzemeler ile Türk yayı yapabilen çok az sayıdaki kişiden bir olan Dr. Öğr. Üyesi Parlak; “Osmanlıda ok atışları kabak atışı, menzil atışı, hedef atışı ve düşman zırhını delmek üzere yapılan darp atışları olmak üzere dörde ayrılmaktadır. Geleneksel Türk yayı kompozit diyebileceğimiz şekilde ahşap, boynuz, sinir, tendon gibi farklı malzemeler kullanılarak imal edilmektedir. Bir yayın yapımı 2,5 sene gibi uzun bir sürece yayılmaktadır. Ateşli silahların geliştirilmesi sonrasında okçuluk Türklerde sportif amaçlı sürdürülmüş ve zamanla yay yapımı geleneği bitme noktasına gelmiştir.” şeklinde konuşarak yay yapımı aşamalarını ve inceliklerini katılımcılara örnekler üzerinde gösterdi.

Uludağ Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve uluslararası güreş hakemi Doç. Dr. Süleyman Şahin konuşması öncesinde; medeniyet köklerimizden gelen geleneklerimizin yeni nesillere aktarılması noktasında böylesi etkinlikleri çok önemli olduğunu belirtti. Türk güreşinin Bursa kökenli Federasyon Başkanı Musa Aydın’ın çalışmaları ile özellikle son yıllarda altın çağına dönmeye başladığına değinen Doç. Dr. Şahin, “Köklerimizdeki zenginliği gelecek kuşaklara aktarma vebali altındayız. Kültür mirasımızı başta üniversitelerimiz olmak üzere tüm okullarımızda yaygınlaştırmalıyız. Bugün ABD’de en yaygın sporlardan biri güreştir. Bedensel gelişimin yanı sıra güreşin çocuklar ve gençlerde mücadele ruhu ve karakter gelişimini desteklediği,  ahlak erdeminin yüceliğini benimsettiği akademik olarak ortaya konmuştur. Bizlerde güçlü bir nesil yetiştirmek için köklerimizden gelen bu değerlerimizi güreş gibi okçuluk gibi geleneksel spor dallarımızı yaygınlaştırarak gençlerimize aktarmalıyız.” şeklinde konuştu.

BTÜ Ata Sporları Şenliği’nin ikinci kısmı Mimar Sinan Yerleşkesi futbol sahasında gerçekleştirilen mehter gösterisi, at binme, bilek güreşi ve ok atış etkinlikleri ile tamamlandı.



Okunma sayısı: 2184